Site icon Çocuk ve Aile Sağlığı Sitesi

Fantastik Bebek Fotoğrafçısı Anne Geddes!

bebek fotoğrafçısı

Son zamanlarda instagramı aktif kullanan herkesin fark ettiğini düşündüğümüz bir konu var. Ve o da bebeklerin binlerce değişik ve tatlı yerlerde çekilen fotoğrafları.Çiçek saksılarındaki bebeklerden,lahana yapraklarında uyuyan bebeklere kadar birçok fotoğraf var.
Bunların sahibi ise New York’ta yaşayan Avustralyalı fotoğrafçı ki kendisi yüzlerce çocuğun fotoğraflarını çekerek fotoğraf dünyasına damgasını vurdu.


Independent, Geddes ile bu konular üzerine konuştu. Ve söyleşi şöyle başlıyor;
‘’Fotoğraf çekerken çoğunlukla elde edilmesi çok zor olan basitliktir. Her zaman uğraştığım şey: bunu basit tutmak. En güzel sahnelere sahip olabilirsiniz ama yapay olduktan sonra samimiyet yoksa hiçbir işe yaramaz. Çocuğun çevre ile ilişkisi çok önemli ve bence çok fazla insan buna dikkat etmiyor. Ben kamerayı elime aldığım ilk günden beri çocuklara dikkat ediyorum.’’ diyor ve ekliyor;

‘’Her şeyi darmadağın etmeyin. Çocuğu tanıyın çünkü bu iş çocuğun özüyle ilgilidir. Aynı renk çoraplarını giymek istemeyen iki yaşındaki bir çocuğunuz varsa, onun karakterini analiz etmek gibi aslında. Çocukluk dönemi ise gelip geçicidir bu yüzden onları sık sık fotoğraflayın.’’

‘’ Arka plan  basit, aydınlatma basit olsun ve flaş kullanmayın çünkü atmosferi öldürür. Sabahın erken saatlerinde ışığın dışındaysanız veya öğleden sonra ışığı güzelse bunlardan faydalanın. Kendinizi çocukların seviyesine indirin. ’’Ayrıca annelerin de  sosyal medyada dürüst olması gerektiğini vurguluyor.

Bebekleri gören yetişkinlerde daha fazla fotoğraf çektirmek istiyor. Bence gayet haklılar bu konuda çünkü gerçekten hepsi çok tatlı. Bu konuda şunlara değiniyor Anne ’’ Bizlerde Instagram ve Facebook’ta bir projeye başladık. Lahana ikizlerin bir fotoğrafını yayınladık. Ve bir başkası da bu şekilde benim tarafımdan fotoğraflanmak istiyorsa, bunun bir parçası olmak istiyorsa, benimle iletişim kurması gerekir: Babylookatyournow@gmail.com’’ diyerek iletişim adresini de veriyor okuyuculara.


Ve bir yandan da bizlerle eski bir hikayesini paylaşmak istiyor ‘’1993 yılında çektiğim bir görüntü var. Bu resimde 2.2  kg ağırlığında bir bebek var ve bu bebek erken doğmuş.Ona bakıp ‘hayatta kalabilir mi ve bebek için umut var mı ‘ diye düşünürdüm. ‘ O şimdi 23 yaşında. Yıllardır onunla irtibat halinde kaldık ve şimdi benim gibi bir fotoğrafçı ve sanatçı. İşte bazı fotoğraflar aslında sizin bir parçanız’’ diyor.

Ve şöyle devam ediyor ‘’Şimdi yeni doğanlar ve altı aylık çocukları fotoğraflıyorum. Yenidoğanlar her zaman uyur ve altı ila yedi aylık olan çocuklar sadece güvenle otururlar. Bu yüzden hedef bölgeyi daralttım, fakat her yaştan çocukta uzmanlaşmak çok zor ve bazen komik durumlar yaşanabiliyor. Ama bu bazen de yorucu olabilir. Mesela kötü bir gün geçiren iki yaşındaki bir çocuk ile yapabileceğin hiçbir şey yok. Küçük çocukları fotoğraflarken resmen bir psikolog olmalısın. Yıllar boyunca her yaştan çocuklarla uğraşmayı öğrendim. 9 aylık,2 aylık ile 18 aylık arasında büyük bir fark var. Ve onlar nede olsa çocuk yani bir fotoğrafçı olduğunuz gerçeğine hiç saygı duymazlar.’’ diyerek bu işin zor taraflarını da söylemiş oluyor aslında. Aynı zamanda anne-babalara sempati duyduğunu belirtiyor çünkü çocuklarının fotoğraflarını sosyal medyada paylaşmaya izin verilmesi de büyük kibarlık. Ama aynı zamanda daha yeni doğmuş bebeklerin bile ellerinde teknolojik aletler bulunmasının yanlış olduğunu düşünüyor. Ve haksız değil sanırım değil mi?

Anne bu konuya güzel bir örnek olarak kendisini veriyor ‘’ 1956’da doğdum ve Avustralya’nın kuzeyindeki bir sığır istasyonunda yaşadım, bu yüzden doğa ile çok yakın temas halindeydim. Yaptığım işlerin çoğu, bir şekilde doğa ile bağlantılı. Sessiz olmak, dışarıda olmak, bir şeyler düşünmek, oyun kurmak, kendi bölgemde olmak ve kendi şirketimden zevk almak için bolca zamanım vardı.’’ yani aslında burada teknoloji olmadan gayet güzel bir şekilde büyüdüğünü söylüyor.

Günümüzde malesef insanların gözleri sürekli telefonlarında. Yürüyüp etraflarına bakmıyorlar bile. Anne ‘’Atölyede ekibimle birlikte çekim yaptığımda her zaman ‘telefon yok’ derim. Burada ne yaptığımıza ve o anda ne olduğuna konsantre olmalıyız. Telefonunuzu her iki dakikada bir kontrol etmeniz saçmalık bu yüzden’’ diyor ve sözlerini burada bitiriyor. Gördüğünüz üzere kendisi hem şahane bir fotoğrafçı hemde gerçekten düşünceleri ile velileri yönlendiren biri.

Anne Gedes İnstagram hesabı 

Exit mobile version